• Anasayfa
  • Blog
  • UTTMD Başkanı, Kemal Evcioğlu: ”Entegrasyon, Periyodik Bakım ve Sürdürülebilir Tesisler"

Blog

UTTMD Başkanı, Kemal Evcioğlu: ”Entegrasyon, Periyodik Bakım ve Sürdürülebilir Tesisler"

Yangın Güvenliği Can Güvenliği Yangın Algılama ve Alarm
07 Kasım 2025
UTTMD Başkanı, Kemal Evcioğlu: ”Entegrasyon, Periyodik Bakım ve Sürdürülebilir Tesisler"

Uzun yıllar önemli tesislerde teknik yöneticilik yapan ve UTTMD’nin Başkanlığını yürüten Kemal Evcioğlu ile “Entegrasyon, Periyodik Bakım ve Sürdürülebilir Tesisler” üzerine bir sohbet gerçekleştirdik. Röportajımızın 2. bölümünü aşağıda okuyabilirsiniz.

Röportaj 2. Bölüm:

“ENTEGRASYON, PERİYODİK BAKIM ve SÜRDÜRÜLEBİLİR TESİSLER”

Yangın algılama sisteminin diğer sistemlerle entegre çalışmasının bir teknik müdüre faydası nedir?

Yangın algılama ile diğer güvenlik sistemlerinin entegrasyonu son derece önemlidir. Modern binalarda görüyoruz. Entegre sistemler, bir yangın alarmı geldiğinde devreye girerek tahliye için kapıların otomatik açılması, duman tahliyesi için klima santrallerine gerekli emrin yönlendirilmesi, yangının konumuna göre yayılmaması için alt veya üst katlarda yangın damperlerinin gerekli anda kapanması gibi proaktif eylemleri kontrol edebilecek şekilde tasarlanmaktadır. Yazılımlar kriz yönetimine uygun hazırlanmaktadır. Bu modern sistemlerin ve yazılımların tesislere monte edilmesinin ve uygun şekilde bakım ve yönetimi yapılmasının ne kadar önemli bir mahiyette olduğunu tekrar söylemeliyiz. Ancak alanda zafiyet görülmektedir. Öncelik asla ucuz olması değildir, etkin bir sistem kurulması olmalıdır.  

UTTMD Derneği olarak her etkinliğimizde mutlaka uyarıyoruz. Her sistem mutlaka çalışıyor vaziyette hazır olmalı, düzenli bakımları sağlanmalı. Fiyatı önceliklendirip ucuz diye tercih etmeden önce tedarikçinizin sürdürülebilirliği var mı bakmalısınız? Kim üretiyor, nerede üretiyor gibi satın alma safhasında tüm detaylar incelenmelidir. Sistemi tedarik ettiğiniz firma mali veya başka bir sebepten size verdiği desteği çekmek zorunda kaldığında zorda kalmamalısınız. Sistem seçilirken haliyle firmaya da özen gösterilmelidir. 

Hangi kademede olursa olsun bir yönetici, onaylamaması gereken sistem tercihinde bulunmamalıdır. Sonrasında o tesisin başına neler gelebileceğini tahmin etmek zor değildir. Bir teknik müdür tesisinin yapısını çok iyi kavramalı, süreçlerini iyi öğrenmeli ve dikkatli olmalıdır. Can güvenliği sağlamak için bir teknik müdürün en büyük yardımcısı sadece iyi yetişmiş personeli değil, eli ayağı diyebileceğimiz bu yangından korunma sistemleridir. Söz konusu sistemleri kaliteli iyi seçer ve bakımlarını iyi yaparsanız, onlar sizin en önemli güvenceniz olur. Yoksa teknik yönetici olarak büyük zorluklarla karşılaşabilirsiniz ve uykularınız kaçar!

Periyodik bakımların önemi nedir? İhmal edilmesinin sonuçlarına dair görüşleriniz nelerdir?

Örneğin, uluslararası otel zincirlerinde çalışırken yangın önleme ve bakım planlarımız vardı. Bunlar genel merkezden de kontrol edilirdi. Uluslararası denetim ve yaptırımlara bağlıydık. Her türlü soruya cevap veren belgelerimizi anında ortaya koyardık. Sadece yangın sistemi için düşünmeyin, iyi tesis yöneticileri her sisteminin bakımını yapar. Yerel, ulusal ve uluslararası kanunlara uygunluk bunu gerektirir. Aynı zamanda size de rahatlık ve güven temin eder. Bu çalışmalarda siz de çok şey öğrenirsiniz ve özgüveniniz artar.

Şahsen büyük zararlara sebep olmadan söndürebildiğimiz 3-4 yangın durumu yaşadım. Şükür ki çalıştığım tesislerde, yangın alarm sistemi sayesinde yangını yayılmadan önce çok erken yakaladık ve büyük yangınlar yaşamadan önleyebildik.

Yangın küçük bir dikkatsizlikten veya büyük ihmallerden çıkabilir. Örneğin bir SPA’da soba üzerinde unutulan ıslak bir havluyu almadığınızda, kuruyup yanmaya başlaması gibi birçok senaryoya hazırlıklı olmanız gereklidir. Bu tehlikelere zamanında müdahale edebilmek çalışanlarınızın, konuklarınızın, hastanelerde hastalarınızın güvenini kazanmanızı sağlar. Bu sebeple kendi deyimimle “360 derece yönetim, 24 saat güvenlik” kavramını yürütmek zorunludur. Uygulamada bunu sağlayacak bu sistemlere ihtiyacımız vardır. 

Büyük kayıpları önleyebilmek için bizlere zaman kazandıracak olan yangın algılama ve alarm sistemleridir. Bu yüzden sistemlerin düzenli bakımlarının yapılması son derece önemlidir. Eğer sistem olmasa ve erken algılama sağlayamasa yangın mutlaka büyüyecektir. Siz “bakım yaptırmayıp tasarruf ettim” zannederken, bir bakarsınız ki tesisiniz mahvolmuş belki de yok olmuş olabilecektir.  

Can ve Mal Güvenliği Sistemlerini, “tesislerin sürdürülebilirliği ve verimliliği” açısından nasıl konumlandırırsınız?

Can ve mal güvenliği sistemleri olmadan ne verimlilik ne de sürdürülebilirlik sağlanabilir. Birinci derecede ilintilidir, çünkü bu sistemler bu kavramların merkezindeki olmazsa olmazlardır.

Önce can güvenliği için gereken bu sistemlerin kurulumu sağlanmalıdır. Acil durum eylem planınız da uygulanabilir seviyede olmalıdır ki sürdürülebilir bir tesisin temelini atabilesiniz. Sonrasında içiniz rahat güvenle o tesiste konaklayıp-çalışabileceğiniz aşamaya gelebilirsiniz. Enerji verimliliği de sürdürülebilirliğin kapsamındadır. Yaşanan dijital dönüşüm ve teknolojik gelişmeler kolaylıklar sağlar. Pasif enerji tasarrufu tedbirleri için sadece çalışıp gayret göstermek gerekir. Aktif tedbirlerde ise bir bütçeye ihtiyaç duyarsınız ve yaparsınız. Örneğin tesisinize yeni bir sistem alırsınız, onun bakımını yapar ve performansını güncel tutarak tasarruf da yaparsınız. Sürdürülebilirlik çerçevesinde su, elektrik, doğalgaz tasarrufunu en iyi şekilde uygulamanız için can ve mal güvenliğinizi koruyan sistemler her şeyin temelini oluşturur. Bu düzenin kendi öz döngüsü içinde enerji verimliliğini sağlamak veya kullanıcı dostu olmak gibi katkılar ondan sonra gelir.  

Dernek olarak tesislerimizi canlı organizmalar olarak görüyoruz. Her canlının ihtiyaçları vardır; enerji tüketirler, atıkları vardır, hareketlidirler. Aslında sürdürülebilirlik ve verimlilik de bir tesisin yaşam evresi boyunca geçerli kavramlardır. Bu kavramların can ve mal güvenliği sağlanmadan bir anlamı olabilir mi, mümkün değil.

Haliyle tesislerimiz için öncelikle bu sistemlerimiz sürekli ayakta ve kontrol altında olmalıdır.

İnsanlık tarihinin en önemli ve en hızlı dönüşümü içindeyiz. Krizler, salgınlar, yangınlar, depremler maalesef sürekli gündemimizde. Klasik bina yönetiminden tam modern bina yönetimine geçiyoruz diye düşünürken 2019’da Covid19 salgını ile pandemimin içine düştük. Önlemlerle ilgili önceliklerimiz değişti, sağlık ön plana geldi. Yani can ve mal güvenliği derken sadece yangını kastetmiyoruz, her türde bir acil durumu, örneğin bir bir salgını da kapsayan bir acil durum eylem planına ihtiyacımız var. Teknik olarak ne gibi önlemler alınabilir onlara karşı da çok iyi planlamamız gerekiyor.

Öte yandan modern bina yönetiminde devrim niteliğinde teknolojik gelişmelere şahit olduğumuz bir dönemdeyiz. Yapay zekâ uygulamaları, robotik çözümler, Endüstri 5.0 konuşuluyor. Böylesine hızlı bir akış varken, sürdürülebilirliği ve verimliliği de sağlayacak olan acil durum yönetimi anlayışını asla ıskalayamayız. Tesislerimizin verimliliği ve sürdürülebilirliğini sağlamak için risklerimizi önleyen bir yapıda güvenilir sistemler kurmayı öncelikli ele almalıyız.